Kastamonu’daki yerleşkesini kapatma kararı alan Özel Tema Koleji yöneticileri, mali hakları ile ilgili görüşme yapmak maksadıyla öğretmenlerle Doğa Köyü Öğretmenevi’nde okulda çalışan öğretmenler ile bir ortaya geldi.
Görüşme sırasında kolej yöneticileri ile öğretmenler ortasında tartışma çıktı. Kısa müddette büyüyen tartılma arbedeye dönüştü.
Kavga sırasında 3 öğretmen darbedildi.
Yöneticiler tarafından darbedilen öğretmenler, olayın planlı ve organize biçimde gerçekleştirildiğini, görüşmeye avukatlarıyla katılmalarının şüpheliler tarafından engellenmeye çalışıldığını söyledi.
Darp raporu alan 3 öğretmen şahıslar hakkında suç duyurusunda bulundu.
“3-4 kişi saldırdı, beni darbetmeye başladı”
Olayda darbedilen sınıf öğretmeni Ali Özçağlı o anları şöyle anlattı:
“Çalıştığım TEMA Koleji bizlere hiç haber vermeden Mayıs ayında bir anda kapatılacağı bildirildi. Gelecek yıl için anlaşmalarımızı yapmıştık, öğrencilerimiz kayıtlarını yaptırmıştı. Buna karşın okulun kapatılacağı bizlere açıklandı. Akabinde okulun öğretmenlerine bildiri geldi hem ileti olarak hem de mail olarak. Tazminatlar için öğretmenlerle bir görüşme ayarlandığı yazıyordu. Evvel 1 ila 10’u ortasında, sonra 14’üne sarkıtıldı. Son alarak 25’inden itibaren diye ertelendi. Evvel görüşmelerin TEMA Koleji binasında olacağı söylendi, sonrasında Doğa Kültür Köyü Öğretmenevine alındı. Bugün benim ve öteki öğretmenlerimizin görüşmeleri vardı. Birlikte değil, öğretmenlerimizle başka ayrı görüşüldü. İçeride görüşen öğretmenimiz görüşmesini bitirip çıkıp gidiyordu. Ben görüşmek için gittiğimde okul sahibinin oğlu, ‘hocam sana bir sarılayım’ dedi, sonra ben anlamadan beni itip bana vurmaya başladı. Sonra beni yere düşürdüler. 3-4 kişi saldırdı, beni darp etmeye başladı. Görüşmek için bekleyen öğretmenlerimiz vardı. Onlar da ‘ne yapıyorsunuz’ diye ayırmak için bana yaklaşmaya çalıştı. Bizleri ayırmak için gelen öğretmenlerimizi de bu sırada saldırıp yere düşürdüler. Olayı kameraya çekmek isteyen öğretmenimizi iterek engellemeye çalıştılar. Ağıza alınmayacak küfürler ettiler. Sonra da bizleri oradan kovdular, bizler otomobile binip gitmek isterken yeniden küfür etmeye devam ettiler. Jandarmayı arayıp çağırdık. Bir öğretmen ile tazminat görüşmesi yapılacak yerin jandarmanın baktığı bir yerde bulunan öğretmenevinde yapılması düşündürücü. Avukatlarımız ile görüşmek istedik, asla kabul etmediler. Arabulucu olarak çağırdıkları bireyler binada yok. Sağlıklı ve hukuksal açıdan hiç etik olmayan bir görüşme oldu. Aslında konuşmama dahi müsaade vermeden bizleri darp etmeye başladılar. Hocalarımızda bizleri ayırmaya geldiğinde onları da darp etmeye başladılar. Hepimize ağıza alınmayacak küfürler ettiler. Jandarmayı çağırdığımızı görünce okul sahipleri, çabucak eşyalarını alıp araçlarına binip kaçmaya çalıştı. Jandarma önlerini kesip, araçları durdurdu. O sırada da hakaretler devam etti. Sonra da okul sahiplerini gören olmadı. Başka öğretmen arkadaşlarımız, velilerimiz, haberi alınca çabucak Doğa Kültür Köyü Öğretmenevine geldiler. Jandarma, güvenlik kaydını izledi. Net bir formda olayın anlattığım üzere olduğunu kamera kayıtlarından görebilirsiniz” dedi.
“Yarın bizim düğünümüz var ancak biz şu anda hastanedeyiz, darp raporu alıyoruz”
Tema Kolejinde 2 yıldır psikolog olarak görev yapan Ece Bahar da, “Bugün arabuluculuk görüşmem için Doğa Kültür Köyü Öğretmenevine çağrıldım. Olağanda saat 17.00’de olan görüşmemim 11.30’da olacağını söylemek için aradılar. Ben de onları kırmayayım diye görüşmeye geldim. Nişanlım Ahmet Er ile birlikte geldim. Görüşmeyi yaptıktan sonra üst kata çıktım, okulun arabulucusuyla görüşmek için. Akabinde sesler duydum, akabinde camdan baktığımda okul sahipleri öğretmenlerimize saldırdı. Yarın bizim düğünümüz var fakat biz şu anda hastanedeyiz, darp raporu alıyoruz, bu işlerle uğraşıyoruz. Hakikaten çok üzgünüz” diye konuştu.
“Bu taarruz planlanmış, kasıtlı olarak yapılmış”
Kolejin matematik öğretmeni Onur Yalçın ise, “Okul sahipleriyle görüşmeye gittiğimizde öğretmen arkadaşlarımla karşılaştım. Ali Hocam görüşmeye gittiğinde, ‘gel görüşelim’ dediklerinde bir anda kalabalıklaştılar. Olay kendi kendine gelişmiş bir şey değil. Bizler farklı bir yerde oturuyorduk. Bir anda birkaç kişi daha Ali Hocamızın yanına gerçek geldi. Biz ne oluyor demeden, ardımızı döndüğümüzde Ali Hocam yerdeydi. Yani bu atak planlanmış, kasıtlı olarak yapılmış ve bizlerinde Ali Hocamın yanına gitmemizi engellediler. Bizler arbedeyi ayırmak için Ali Hocamızın yanına hakikat gitmek isterken bizlerin üzerine gerçek geldiler. Ali Hocamı da yerde tuttular, yerden kalkmasını engellediler” diye konuştu.
“Bizleri darbeden okul sahiplerinin hiçbirinin mesleği öğretmenlik değil”
5580 Sayılı Özel Öğretim Kanunundan bahseden Yalçın, “Bu kanun okul açacak şahısların niteliklerini belirler. Bu açık bir halde öğretmene yönelik yapılan şiddet olayı bu niteliklerin olmadığını gösteriyor. Hastane önüne gelen velilerimiz, öğretmenlerimiz, hepsinden Allah razı olsun, bize takviye oldular, telefonla arıyorlar. İsmi öğretmenevi olan bir yerde bu biçimde öğretmene yönelik atak olması bizleri ayrıyeten üzmüştür. Zira bizleri darbeden okul sahiplerinin hiçbirinin mesleği öğretmenlik değil” formuna konuştu.
“Okul müdürü başıma gelip bana bir şeyler söyledi, beni yere yıktı”
Yaşanan olayı anlatan Ahmet Er, tabirlerini kullandı.
