Fahrettin Koca:
Bugün konuşmamı, Türkiye Cumhuriyeti Sıhhat Bakanı olarak değil Dr. Fahrettin Koca olarak yapacağım; ancak bu bir veda konuşması değil. İnsanımıza karşı, mesuliyet hissim, ömür uzunluğu devam edecek.
Mecliste yaptığım yeminle başlayan, Sağlık Bakanlığı görevimdeki, 2.183 gün, hayatımın büsbütün milletime adanmış günleridir. İtimadıyla, bu imkânı bana sunan, Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum.
10 Temmuz 2018’de misyona geldim. Misyonuma kimi prensiplerle geldim. Bunlardan biri, akla ve bilgiye hürmettir. Bir başkası; dayanışma ruhu ile tahlile dahil olmak isteyenleri, buna dahil etmektir. Bundan hareketle, duruşu, niyeti her ne olursa olsun, bütün vatandaşlarımızı kuşatacak, hizmet anlayışını benimsedim. Bir öbür unsurum, irtibata açık olmak, bağlantı içinde kalmaktı.
Prensip olarak; vaktinde verilmiş gözü pek kararların, gereklerini yapmaya çalıştım. Kent Hastaneleri konusundaki uğraşım, bunlar ortasındadır.
Sağlık Bakanlarımız, yakın periyoda kadar, işlerini, adeta bir doktor üzere, göze çarpmadan yapan bireylerdi. Benim dönemim, acı ve sarsıcı olayların devri oldu. 24 Ocak 2020 gününde, Elâzığ sarsıntısı acısını yaşadık. Bunu, birinci hadisesini, 11 Mart 2020 günü açıkladığımız, Covid-19 global salgını izledi. 6 Şubat 2023, Kahramanmaraş-Hatay sarsıntıları, büyük bir travma oldu. Bu üç olayda, ağır imtihanlar verdik. Sıhhat sistemimizin, bu imtihanları muvaffakiyetle verdiğine inanıyorum.
Şehir Hastanelerimizin 18’i kamu özel iş birliği ile yapılırken, son 6 yılda ihalesi yapılanların tamamını, genel bütçe kaynakları ile yaptık.
Kamu- Özel işbirliğinde yapılan 18 Kent Hastanemizin, 25 yıllık azamî fiktif nominal bedeli 322 Milyar Avroydu. 322 Milyar Avro olan bu bedeli en çok 27,5 Milyar Avro ile sonlandırdık. Ve böylelikle Kent Hastanelerinin bütçeye yük olmasını önledik.
Beyaz Islahatın ismi, uzun mühlet anılacak bir gelişme olduğuna inanıyorum. Beyaz Islahatın sonuçlarıyla, sıhhatte şiddet problemini, kıymetli oranda çözdük. Malpraktis sorunu, dünyada eşi olmayan bir formda aşıldı. Sıhhat çalışanlarına, daha yeterli koşullarda hizmet imkânı sağladık. Özlük haklarında, emekliliklerini de kapsayacak biçimde, kıymetli iyileştirmeler yaptık. Uzman doktor muhtaçlığımızı, büyük bir süratle karşılayacak sistemi kurduk.
Sayın Bakan, ben bir emanet devraldım. Gayretlerle değeri artan, ve sahibi millet olan, bu emaneti artık size devrediyorum. Ülkemizin aşı konusunda, dışa bağımlılığını büsbütün ortadan kaldıracak olan, yeni Hıfzıssıhha projesini, ulaştığı noktada size devrediyorum. Hepatit A, Suçiçeği ve Kuduz aşıları için başlattığımız teknoloji transferi ile, ülkemizde kurulacak, ve büsbütün yerli üretim yapacak tesislerimiz için, saydığım aşılardan ikisinin teknoloji transfer süreci başladı. Kuduz aşısıyla ilgili süreçlerin sürdürülmesini ise, siz üstlenmiş oluyorsunuz. Gaye, 2028 yılına geldiğimizde, bağışıklama programımızdaki tüm aşıları, yerli olarak üretebilmektir. Türkiye olarak, bunu başarabileceğimize kuşku yok.
Sağlık Vadisi projemiz için, çok uğraş gösterdik ve Sayın Cumhurbaşkanımızın imzası ile kararnamesi çıktı. Sıra, projenin hayata geçmesine gelmiştir. Misyon devir-teslim merasiminde, anılması en önemli noktalardan biri budur.
Sancaktepe’de yapılması planlanan, Hücre ve Gen Terapisi Hastanesi projemizin, hayat bulması, milletimizin büyük bir beklentisidir. Bu hassas sorumluluğu, bütün gücünüzle devralacağınıza inanıyorum.
