Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Yönetim Kurulu Lideri Yaşabey Kalebaşı, kimi toplumsal medya hesaplarında yer alan, pet şişe kapak renklerinin suyun cinsine nazaran değiştiği savının gerçeği yansıtmadığını paylaştı.
Dernek, toplumsal medyada yayılan pet şişelerdeki suyun tipine nazaran şişelerin kapak renginin değiştiği argümanı üzerine açıklamalarda bulundu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen SUDER Yönetim Kurulu Lideri Kalebaşı, “Türkiye’de ambalajlı su tipleri ‘doğal mineralli su’, ‘doğal kaynak suyu’ ve ‘içme suyu’ üzere farklı niteliklere sahip. Suyun bunlardan hangi çeşidinin olduğu ise pet şişelerin üzerindeki etikette yer almaktadır. Çeşitli toplumsal medya araçlarında paylaşılan kapak renklerinin suyun çeşidini yansıttığı savları gerçeği yansıtmamaktadır.” sözlerini kullandı.
Ambalajlı su üretimindeki yasal mevzuata da dikkati çeken Kalebaşı, Sıhhat Bakanlığı’nın “Doğal Mineralli Sular” ve “İnsani Tüketim Emelli Sular” hakkındaki yönetmeliklerine nazaran suyun niteliğinin sadece pet şişe etiketleri üzerinde yer alan bilgide bulunduğunun altını çizdi.
Kalebaşı, şunları kaydetti:
Türkiye’de ilgili yönetmeliklerde kapak rengiyle ilgili bir sınıflandırma bulunmadığını aktararak, “Pet şişe kapaklarının rengi firmaların pazarlama stratejileri çerçevesinde değişiklik göstermektedir. Bilgi çağının içinde olduğumuz bu devirde maalesef yanlış bilgiler de kamuoyunda süratle yayılıyor ve tüketicilerde baş karışıklığı yaratıyor. Bu noktada tüketicilerimize merak ettikleri noktalarda resmi açıklamaları dikkate almalarını öneriyoruz.”
Kamuoyunda yer alan bu çeşit dezenformasyonların tüketicilerde baş karışıklığına yol açtığını, su üzere direkt sıhhati ilgilendiren temel bir eser hakkında tüketicilerin haklı olarak hassas davrandığına değinen Kalebaşı, “Ülkemizde su ile ilgili regülasyonların epey sıkı olduğunu ve bu nedenle gönül rahatlığıyla ambalajlı su içilebileceğini belirtmek isterim. Tüketicilerimiz, uygulanan sıkı kontroller ve standartlar aracılığıyla inançla su tüketimi yapabilirler.” değerlendirmesinde bulundu.
Kalebaşı, bu çeşit aldatıcı bilgilerin yayılmasının önüne geçilmesi gerektiğini belirterek, yanlışsız bilgilendirme ile halkın sıhhatinin korunmasının ehemmiyetini vurguladı.
