Sağlık Bakanlığı, aşırı sıcakların neden olduğu su ve mineral kaybı sonucu bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi üzere sıhhat sorunlarının görülebileceğini belirterek, gün içinde 2-2,5 litre su tüketilmesi, bol, hafif ve açık renkli giysiler giyilmesi teklifinde bulundu.
AA muhabirinin Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü yetkililerinden aldığı bilgiye nazaran, yaz aylarının gelmesiyle sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak beden ısısı da artıyor.
Sıcakların tesiriyle bedende su ve mineral kaybı yaşanabiliyor, bu da bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi üzere sıhhat sorunlarına dönüşebiliyor.
Aşırı sıcaklardan en çok 65 yaş ve üzerindekiler, küçük çocuklar, bakıma gereksinimi olanlar, engelli bireyler, gebeler, açık alanda, ağır işlerde çalışanlar, sportmenler, diyabet, kalp-damar hastalıkları, beyin-damar hastalıkları, ruhsal hastalıklar, kronik teneffüs sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları üzere kronik rahatsızlığı bulunanlar ile bilhassa daima olarak tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilaçları kullanan şahıslar etkileniyor.
Aşırı sıcaklardan korunmak için bol, hafif ve açık renkli giysiler giyilmesi, gün içinde serinlemek için ılık duş alınması tavsiye ediliyor.
“Aşırı sıvı kaybı tehlike yaratabiliyor”
Sıcak yaz aylarında her zamankinden daha fazla su içilmesi ve su tüketmek için susamanın beklenilmemesi ehemmiyet taşıyor.
Su, beden için en doğal ve kıymetli sıvı kaynağı olduğundan çok sıvı kaybı tehlike yaratabiliyor.
Su, besinlerin sindirimi, besin ögelerinin emilimi ve hücrelere taşınması, hücrelerdeki biyokimyasal yansımaların oluşması, hücre, doku, organ ve organ sistemlerinin çalışması, metabolizma sonucu oluşan ziyanlı hususların taşınması ve atılması, beden ısısının kontrolü, eklemlerin kayganlığının sağlanması, kalsiyum, magnezyum, flor üzere mineralleri sağlaması için hayati ehemmiyet taşıyor.
Su ihtiyacı, hava sıcaklığı, fizikî aktivite ve tüketilen diyete nazaran değişebiliyor.
Sıcak havada, fazla fizikî aktivite yapıldığında, diyette, protein ve tuz ölçüsü fazla olduğunda, terleme ve böbrekler yoluyla, ateşli hastalıklarda teneffüs yoluyla, ishalde bağırsak yoluyla su atımı artıyor. Bu durumda su-sıvı gereksinmesi de artıyor.
“Dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin tüketiminden kaçınılmalı”
Sıcak havanın olumsuz tesirinden korunmak için beslenme biçimi de büyük kıymet taşıyor.
Aşırı sıcaklarda sıhhatin korunması, kâfi ve istikrarlı beslenilmesi, ağır yemeklerden kaçınılması öneriliyor.
Kan şekerini süratle yükselten yahut süratli düşüren besinlerin tercih edilmemesi, beyaz ekmek, pirinç yerine tam buğday ekmek, bulgur üzere lifli besinlerin tüketilmesine ihtimam gösterilmesi gerekiyor.
Enerjisi yüksek kolay karbonhidrat olan saf şeker ve tatlılar, pastalar, bisküvi ve çikolatalar üzere şekerli besinlerin tüketiminin azaltılması tavsiye ediliyor. Hamur tatlıları yerine sütlü yahut meyveli tatlıların yenilmesi öneriliyor.
Sıcak havanın tesiriyle besinlerde bozulmaya bağlı besin zehirlenmeleri ile daha sık karşılaşılabiliyor. Bu nedenle, bilhassa yaz aylarında dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin tüketiminden kaçınılması, çabuk bozulan et, yumurta, süt, balık üzere potansiyel riskli besinlerin açıkta bekletilmemesi, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi evrelerinde hijyen kurallarına itina gösterilmesi kıymet taşıyor.
Yaz aylarında bilhassa rota virüslerden kaynaklanan, bebek ve çocuklarda yaygın olarak görülen ishallerin önlenmesi için el paklığına dikkat edilmesi, zerzevat ve meyvelerin tüketilmeden evvel bol su ile düzgünce yıkanması ve ishali olanların en yakın sıhhat kuruluşuna başvurması isteniyor.
Özellikle yaz aylarında planlanan tatil programlarında açık büfe yemek sunan yerlerde ihtiyaçtan çok daha fazla ölçüde besin tüketilmemesi öneriliyor.
