Yıllardır başarılı projeleriyle insanlara yarar sağlayan ve hayatlarına dokunan Harzadın, “Her geçen gün psikoterapi alan kişi sayısı biraz daha artmakta. Terapi görmek bir gereksinimdir. Bugün nasıl bir aile doktorunuz varsa bir psikoterapistinizin olması da giderek bir mecburilik üzere görünmeye başladı. “Yaptığımız Ruhsal Sıhhati Güçlendirme Projesi” ile ülkenin tüm kurumlarında sağlıklı irtibat, gerilim idaresi ve depresyonla başa çıkma yollarını yaymayı hedefliyoruz,” dedi.
Harzadın, “Bu proje ile gayemiz, toplumda ruhsal sıhhatin kıymetini artırmak, meselelerin erken tespiti ve müdahalesini sağlamak. Meslek kümelerinin işlerini daha tesirli ve gerilim idaresi yaparak yürütmelerini sağlamak. Genel olarak toplumda daha yüksek bir hayat kalitesi ve huzur düzeyinin sağlanması. Türkiye’nin kültürel ve ekonomik olarak sıçrama yapmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz,” tabirlerini kullandı.
Projenin hayata geçmesinin ülkenin refah düzeyini yükselteceğini belirten Harzadın, pandemi sonrası toplumda artan ruhsal bozulmalara da değindi. Bozulmuş ruhsal sıhhatin bireylerin üretkenliğini ve münasebetlerini olumsuz etkilediğini, gerilim idaresi marifetlerinin geliştirilmesinin değerini vurguladı.
Dijital Bağımlılığa Dikkat Çekildi
Projede yer alan başlıklar ortasında dijital bağımlılık, çocukluk çağı anılarının tesiri, kişilik gelişimi, alaka dinamikleri, duygusal dayanıklılık, kognitif ve akademik muvaffakiyet, benlik algısı ve psikolojik-fiziksel sıhhat kontakları bulunuyor. Sağlıklı çocukluk tecrübelerinin bireylerin gelecekteki hayatını olumlu etkilediğine dikkat çeken Harzadın, ebeveynler, eğitimciler ve toplumun çocuklara destekleyici bir ortam sağlama sorumluluğunu taşıdığını belirtti.
Geniş Bir Amaç Kitlesine Ulaşma Amacı
Harzadın, projeyle öğretmenler, psikologlar, sıhhat çalışanları, polis ve askeri mensuplar, adalet çalışanları, muhtarlar, din adamları, cezaevindeki mahkumlar ve genel olarak tüm halka ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Projenin sonucunda iştirakçiler, gerilimle başa çıkma ve empati kurma maharetlerini geliştirecek, bu da verilen hizmet kalitesini artıracak. Psikologlar daha aktif terapi sistemleri uygulayacak, toplumun ruhsal sıhhati düzelirken hastanelere ve polikliniklere müracaatlar azalacak. Ruhsal sıhhat düzeldikçe toplumsal çatışmalar azalacak ve adalet sisteminin yükü hafifleyecek.
Harzadın, “Bu proje ülkemizin psikoloji, sıhhat, iktisat, bilim ve daha birçok alanda kendini daha düzgün bir yere getirmesinde katkı sağlayacak,” dedi. Proje ile toplumun tüm bölümlerinde ruhsal sıhhati güçlendirmek ve genel refahı artırmak amaçlanmaktadır. Bu da, bireylerin daha sağlıklı ve keyifli bir hayat sürmesine katkı sağlayacak ve ülke genelinde olumlu bir dönüşüm yaşanacaktır. “Sağlam bir zihin, huzurlu bir hayatın anahtarıdır.”
