Böbreklerindeki tümörden şikayetçi olan hastaya Kütahya’da daha evvel denenmemiş bir operasyon yapıldı. Başarılı cerrahi takımın sayesinde tümörden kurtulan hasta, “Laparoskopik parsiyel nefrektomi” ameliyatı ile kesi almadan kapalı bir operasyon geçirdi.
2,5 CM’LİK TÜMÖR!
Kütahya Sıhhat Bilimleri Üniversitesi (KSBÜ) Tıp Fakültesi, Üroloji Anabilim Kolu (AD) tabipleri tarafından Kütahya’da birinci kere “Laparoskopik Parsiyel Nefrektomi” ameliyatı gerçekleştirildi. Doç. Dr. Mehmet Sevim ve Doç. Dr. Bekir Aras liderliğindeki cerrahi takım, bu başarılı operasyonla böbreğinde 2.5 cm’lik tümör bulunan bir hastayı tedavi etti. Ameliyat, böbrek kanlanmasını kesmeden (non-iskemik) yapıldı.
Doç. Dr. Mehmet Sevim, operasyonun başarılı geçtiğini ve hastanın sıhhat durumunun güzel olduğunu belirterek, “Bu yol, böbrek tümörlerinin tedavisinde günümüzde tercih edilen bir tekniktir. Laparoskopik Parsiyel Nefrektomi ile hastalarımızın tedavi süreci daha konforlu ve süratli geçiyor. Bu cins ileri cerrahi teknikler, tedavi sürecini güzelleştirirken sıhhat risklerini de en aza indirir. Üroloji kliniğimiz, böbrek tümörleri üzere onkolojik hastalıkların tedavisinde tesirli ve sağlam sıhhat hizmeti sunma misyonunu kararlılıkla sürdürmektedir,” dedi.
LAPAROSKOPİK PARSİYEL NEFREKTOMİ NEDİR?
Laparoskopik parsiyel nefrektomi ameliyatı”, kapalı yolla gerçekleştirilen bir cerrahi müdahaledir. Bu yolda, karında yarım santimlik küçük kesiler açılarak özel aletler (trokar) kullanılır ve ameliyat kamera aracılığıyla ekrana yansıtılan manzara ile yapılır. Karın içine yerleştirilen trokarlardan biri aracılığıyla karın içine karbon dioksit gazı verilerek karın içi şişirilir ve geniş bir çalışma alanı oluşturulur. Bu biçimde, manzara 10 kat büyütülerek elde edilir. Akabinde, öbür bir trokardan kamera ile girilerek manzara ekrana yansıtılır ve cerrahi süreç gerçekleştirilir.
Böbrekler, dakikada bedendeki kanın dörtte birini alarak hayli fazla kanlanmaya sahip olan organlardır. Ameliyatın kansız olabilmesi için böbreğin kanlanması süreksiz bir müddetliğine durdurulur, bu mühlete “iskemi zamanı” denir. İskemi vakti olabildiğince kısa tutulmalıdır, aksi halde böbrek uzun mühlet kansız kalma durumunda ziyan görebilir. Ortalama iskemi müddeti 30 dakikayı aşmamalıdır. Birtakım küçük tümörlerde, iskemi oluşturmadan (sıfır iskemi) ameliyat yapılabilir.
Böbrek tümörü tespit edilip etrafındaki yağ dokuları temizlenerek sonları belirlendikten sonra, böbrek damarlarına özel klempler konarak kanlanma durdurulur ve tümör kesilerek çıkarılır. Tümör çıkarıldıktan sonra, ilgili kısım kapatılarak kanama denetimi sağlanır. Son olarak, çıkarılan tümör özel bir torbaya konularak 3-4 cm’lik küçük bir kesiden beden dışına alınır.
