Gürcistan’da hükümet, yabancı fonların tesirine karşı direniyor. Ülkede aylardır “yabancı casus yasası” olarak isimlendirilen “yabancı tesirin şeffaflığı” yasasını yürürlüğe sokmak için mücadele var. Avrupa Birliği (AB) takviyeli kümelerin yasaya karşı yaptığı protestolar giderek şiddete dönüşüyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken de Gürcistan’da Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili’nin veto ettiği “yabancı tesirin şeffaflığı” yasasının yürürlüğe girmesi halinde “harekete geçecekleri” tehdidinde bulundu. Başbakan Kobakidze ise ABD’ye net cevap verdi. Ukrayna’daki Maidan darbesine atıfta bulunan Başbakan, “yasa olmadan, ülkenin 2014’te Kiev’deki Maidan darbesinden evvel Ukrayna’da olduğu üzere bir öteki Batı vekiline dönüşme riski olduğunu” belirtti.
‘BU YASAYA MUHTAÇLIĞIMIZ VAR’
Başbakan Kobakidze, Gürcistan’ın dış etkiyi engellemek ve Batı’nın Rusya’ya karşı bir savaş cephesine dönüştürdüğü Ukrayna’nın yazgısını tekrarlamaktan kaçınmak için yakın vakitte kabul edilen “yabancı casuslar yasasına” muhtaçlığı olduğunu söyledi.
“Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı Yasası” başlıklı mevzuat, fonlarının yüzde 20’sinden fazlasını yurt dışından alan STK’ların, medya kuruluşlarının ve bireylerin “yabancı bir gücün çıkarlarını destekleyen” kuruluşlar olarak kayıt yaptırmalarını ve bağışçılarını açıklamalarını gerektiriyor.
Kobakidze, Gürcistan’daki mevcut durumu, yabancı tesirin engellenmeden aktığı ve ülkenin idaresini etkilemek isteyenlerin devlet siyasetlerine muhalif olan “balıkları” kolaylıkla yakalayabildiği ve devrimci hareketler oluşturmak için onları birleştirebildiği “bulanık suya” benzetti. Yasa olmadan, ülkenin 2014’te Kiev’deki Maidan darbesinden evvel Ukrayna’da olduğu üzere bir öteki Batı vekiline dönüşme riski olduğunu söylüyor.
STK’LARIN ŞEFFAFLIĞI
Georgian Channel 1’e konuşan Kobakidze, “Şeffaflık istiyoruz… bu ülkede bulanık su bırakmak istemiyoruz, zira bir ‘Gürcü Maidan’ı’ ülkemizi çok önemli sonuçlara, ‘Ukraynalaşmaya’ götürebilir. Bunu kabul edemeyiz.” dedi.
Başbakan, “Bazıları burada çamurlu su istiyor. Biz istemiyoruz. Kimileri burada Maidan istiyor; biz Maidan istemiyoruz. Kimileri [Rusya’ya karşı] ikinci bir cephe istiyor. Biz ikinci bir cephe istemiyoruz.” sözlerini kullandı.
Başbakan yeni yasanın yabancı tesirinin düzenlenmesini ve denetim altında tutulmasını sağlamaya yardımcı olacağını vurguladı ve “STK’ların şeffaflığı bunu yapmamızı sağlayacak ana kaldıraçlardan biridir” dedi.
WASHINGTON’DAN ZORBALIK TEHDİDİ
Tartışmalı yasa tasarısı bu ayın başlarında hem AB hem de ABD liderliğindeki NATO’ya başvuran ülkenin parlamentosu tarafından kabul edildi. Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zorubaşvili maddeyi veto etti, lakin parlamentonun çoğunluğu tasarıyı destekleyen Gürcü Düşü partisine ilişkin olduğu için kararını geçersiz kılması mümkün.
Yasa Batılı yetkililer tarafından geniş çapta eleştirildi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken çarşamba günü bir kongre oturumunda, tasarının yasalaşması halinde Gürcistan’a karşı harekete geçme kelamı verdi. Avrupa Kurulu Venedik Kurulu salı günü yaptığı açıklamada Tiflis’e “Avrupa’nın demokratik yasa yapma gerekliliklerini karşılamadığı” tez edilen yasa tasarısından vazgeçmesini “şiddetle tavsiye” etti. Kurul, yurtdışından fon alan kuruluşların çalışmalarının şeffaflaştırılmasının “damgalanma, susturulma ve nihayetinde ortadan kaldırılma riskini doğuracağını” savundu. Bu suçlamaya cevap veren Kobakidze, şeffaflığı berbat bir şey olarak nitelendirmenin “saçma” olduğunu söyledi.
‘AB ÜYELİĞİNİ GÖZDEN GEÇİRİRİZ’
Gürcistan’da protestolara yol açan yasanın, ülkenin AB’ye hakikat ilerleme dileğine aykırı olduğu yorumunu yapan Blinken, “Buna karşılık olarak ne yapabileceğimizi çok sıkı formda inceliyoruz ve harekete geçeceğimizi kestirim ediyorum. AB, Gürcistan’ın iştirak süreci üzerindeki tesirine bakıyor.” dedi.
